Pkos konusunda da başımız karışık diye düşünüyorum. PKOS’u olan bayanlar gebe kalamaz mı? Kilo vermek imkansız mıdır? Çok sıkı bir diyet mi yapmalıyım? Tüm bu soru işaretlerinin yanıtını bu yazımda bulacaksınız.
PKOS, bayanlarda en yaygın görülen metabolik / endokrin bozukluklardan biridir, bu nedenle sık sık bu hastalığı duymamız olağandır; fakat bunu sık sık duysak da, PKOS’u tedavi etme ve yönetme hakkında konuştuğumuzda işler karışıyor. Bayanlar farklı kaynaklardan o kadar çelişkili tavsiyeler alıyor ki onları bu mevzuda rahatlatmak ve yanlışsız bilgiyi paylaşmak için bu yazıyı yazıyorum. Her mevzuda olduğu üzere bu hususta da genelde sabırsız davranmayı tercih ediyor ve ‘hızlı tahlil yolları’ aramaya çalışıyruz. Ama bu husus o kadar kolay değildir; PCOS karmaşıktır ve pek çok hareketli modülü vardır. Bu nedenle değerli olan tahlil için adım atmış olmak, kendimize karşı şefkatli olmak ve sıhhatimiz için hakikat kararları uygulamak gerekiyor.
PEKALA PKOS NEDİR?
PKOS yahut Polikistik Over Sendromu, bir endokrin (hormonal) bozukluktur. Pkos’un ortaya çıkmasında farklı etmenler etkiliolabiliyor. Tam olarak neyin bu duruma sebep olduğu bilinmese de; hem genetik hem de çevresel ilişkilere sahip. Birebir vakitte enflamatuar bir durum olarak kabul edilir, yani altta yatan kronik inflamasyon, durumun birçoklarını yönlendiriyor üzere görünüyor. PKOS’u olan bayanların birçoklarında şu durumlardan biri ya da birkaçı da bulunur: anovülasyon (yumurtlamadığınız manasına gelir), adet düzensizlikleri, kısırlık, androjen ismi verilen hormonların artması (örneğin testosteron) ve insülin direnci.
PKOS’un tam olarak nasıl ortaya çıktığını bilmesek de etkiliolduğu birtakım hormaonları biliyoruz. Daha çok androjenler, progesteron ve insülin hormonu tesirlidir. PKOS’lu bayanlar, tüm bayanların bedenlerinde androjen üretmesine karşın, sıklıkla “erkek hormonları” olarak isimlendirilen daha yüksek androjen düzeylerine sahiptir.
PKOS’U OLAN ŞAHISLARDA İNSÜLİN DİRENCİ DE OLABİLİR.
Ayrıyeten PKOS’lu bayanların tipik olarak metabolik sıkıntılara neden olan ve adet döngüsünü denetim eden hormonları etkileyen insülin direnci ve fazla ölçüde insülin olduğunu biliyoruz. PCOS’lu bayanlar tipik olarak yüksek bir LH / FSH oranına sahiptir, yani LH seviyeleriniz tipik olarak FSH seviyelerinizin yaklaşık iki katıdır. Yüksek LH düzeyleri, bedenin çok testosteron üretmesine neden olur ve daha düşük FSH düzeyleri, foliküllerinizin uyarılmadığı ve bu nedenle yumurtlama yokluğuna yahut sistemsiz ovülasyona neden olacak halde yumurta bırakmayacağı manasına gelir. Yumurtlamadığınızda, kâfi ölçüde progesteron üretmezsiniz. Bu hormonlar istikrarsız olduğunda ve yüksek düzeylerde androjenlere sahip olduğunuzda (bunlardan biri testosteron), yüzünüzde ve bedeninizde çok kıllanma yaşadığınızda (tıbbi terim hirsutizmdir), baş derinizde saç dökülmesi (tıbbi tabirdir alopesi), cilt sorunları ve akne ve sistemsiz devirler, yokluk devirleri ve / yahut ağır / ağrılı devirler yaşanabilir.
PKOS’lu tüm bayanlar insüline direnci sorununa sahip değildir ve bir bayanın insülin direnci yaşasın ya da yaşamamasının PKOS’un temel tedavisi beden yükü ile bağlı değildir. Lakin bununla birlikte, PKOS’lu bayanların birçoklarında insüline direncine rastlanır. İnsülin, birçok insanın duyduğu bir hormondur. Ana vazifesi, glikozu kan dolaşımınızdan alıp bedeninizin hücrelerine güç olarak kullanmaktır. İnsülin, bedenimizin metabolizmasında ve açlık durumunda büyük bir rol oynar. İnsüline direncine sahip olmak, bedeninizin kâfi insülin üretememesine ya da üreilen insülinin kâfi biçimde çalışmamasına dayanır. Ve bu, glikozun olması gerektiği üzere doklara girmediğini ve kan şekerininin yüksek kaldığını manasına gelir. Yani yeni yemiş olsanız bile, hücrelerinizin hala güce muhtaçlığı vardır.
Kaynak:Doktor Sitesi