Bu belirtileri görüyorsanız vakit kaybetmeyin! miyop hastalar en riskli kümede yer alıyor

İnsanları dünyaya bağlayan pencere olarak nitelendirebileceğimiz gözlerimiz, beş duyu organımız ortasında öğrenme ve algılama yeteneğimizin yüzde 80’ini borçlu olduğumuz en kıymetli duyu organımızdır. En hassas organlarımızdan olan gözlerimiz tıpkı vakitte çok karmaşık bir yapıya da sahiptir. Gözlerde yaşanan sorunlarda vakit kaybetmeden harekete geçmek gerekiyor. Göze gelen ışığı algılayan hudut hücrelerinden oluşan ve bu ışığı hudutlar aracılığıyla beyne ileterek görmemizi sağlayan retina dokusunda meydana gelen retina yırtılması ve retina dekolmanı hastalığıyla ilgili açıklamalarda bulunan Göz Hastalıkları ve Retina Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Işık Acar Göçgil, hastalığın belirtileri ve tedavi süreci hakkında ikazlarda bulundu.

“TEDAVİ EDİLMEZSE KALICI GÖRME KAYIPLARI İLE SONUÇLANIR”

Retina dekolmanının önemli bir göz hastalığı olduğunu belirten Prof. Dr. Işık Acar Göçgil, “Yarı saydam bir katman olan retina, beynimize çok ince bir hudut ile bağlıdır. Bu ilişki aracılığıyla görme hareketini gerçekleştiririz. Önemli bir göz hastalığı olan retina dekolmanı, sağlam retina katmanının yapışık olduğu göz küresinin iç yüzeyinden ayrılması formunda karşımıza çıkar. Retinanın yerinden ayrılmasının en sık nedeni ise retinada oluşan yırtıklardır. Şayet retina yırtığı çabucak tedavi edilmezse retina yerinden ayrılmaya başlar ve bütün retinaya yayılır. Görüşümüz de, evvel bir alanda bozulmaya başlayarak saatler ve günler içerisinde ışık görme düzeyine kadar azalır. Tedavi sürecinde vakit kaybedilmesi durumunda da bu hastalık kalıcı görme kaybı ile sonuçlanır. Münasebetiyle belirtileri uygun anlayarak risk kümesinde olan şahısların rutin olarak göz denetimlerini yaptırmaları gerekmektedir. Tıpkı formda diyabet ya da yüksek kan basıncı üzere sistemik hastalıkları olanlarda kan akımı retinayı da etkileyeceği için kelam konusu sağlık problemlerinin da nizam içerisinde tutulması gerekmektedir.” açıklamasında bulundu.

RETİNA DEKOLMANININ SEBEPLERİ

Hastalığın sebepleri hakkında da değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Göçgil, “Yüksek miyopi ve buna bağlı retinanın uç noktalarında tam gelişmemiş ince dejenerasyonların bulunması, göz ve etrafına olan travmalar, göz ameliyatı geçirmiş olma, katarakt ameliyatı geçirmiş olma, ilerleyen yaşla göz içindeki jel kıvamındaki sıvı tabakanın yoğunluğunun değişmesi, ailede retina yırtılmasının yaşanması üzere durumları genel olarak retina dekolmanının sebepleri ortasında sayabiliriz. Katarakt ameliyatı sonrasında retina dekolmanı gelişme oranı ise yüzde 1 olmak üzere sık görülmektedir. Genel olarak gözlerimizin birinde retina dekolmanı durumu yaşanmışsa tıpkı sorun öbür gözümüzde de yüzde 10 ihtimalle gerçekleşebilir. Bu durumların dışında da retinada yırtık gelişebilir ve önlenmesi için yapılabilecek bir durum olmayabilir. Münasebetiyle erken teşhis her vakit çok kıymetlidir.” formunda konuştu.

BU BELİRTİLERİ YAŞIYORSANIZ VAKİT KAYBETMEYİN

Gözlerde ışık çakmaları, ani gelişen uçuşan cisimler, siyah noktalar görme, görme alanı içerisinde gri ya da siyah perdeli görme, formları olduğundan daha büyük ya da küçük görme, düz çizgileri kırık, eğri görme halinde belirtilere karşı dikkatli olmak gerektiğini aktaran Prof. Dr. Göçgil, “Hastalığın birinci bulgularından sonra etkilenen kısımda görme alanında bozulma ortaya çıkmaktadır. Görme işlevimiz bulanıklaşmaya, kimi durumlarda ise görüşümüz sırasında hareket eden gri bir perde algılamaya başlarız. Retina dekolmanı tedavisinde erken teşhis ve tedavi büyük değer taşıyor. Tedavi usulünün belirlenmesinde birçok faktörün göz önüne alınması gerekiyor. Örneğin, retinanın olması gereken yerden ne kadar ayrıldığı, retina yırtıklarının sayısı, yırtığın büyüklüğü ve yeri ameliyat yolunu etkileyen faktörlerden bazılarıdır” tabirlerini kullandı.

MİYOPİ KIRMA BOZUKLUĞU OLANLAR DİKKAT

Retina yırtığı ve dekolmanı için riskli kümeye da değinen Prof. Dr. Göçgil, “Miyop şahıslar ve bilhassa diyoptrisi yüksek olanlar, (5-6 ve üstü), ailesinde retina yırtığı ve dekolmanı öyküsü olanlar, katarakt ve birtakım göz ameliyatı olanlar, göz ve baş travması geçirenler, ileri yaş grubundakiler, kimi sistemik hastalığı olanlar riskli küme içerisinde yer alıyor. Miyopisi olanların ise retina yırtılması konusunda daha da dikkatli olmaları gerekiyor. Zira miyop bireylerin gözleri olağan bireylere nazaran daha uzun, retina ve koroid üzere katmanları daha incedir. Bu gözlerde, gelişimsel olan retinada ince alanlar başka ismiyle dejenerasyonlar, retinada delikler ve yırtıklar daha sıklıkla görülür. Münasebetiyle miyop hastalarının rutin göz denetimlerinde ilaçla göz bebekleri büyütülüp retinaları da büyük bir dikkatle denetim edilmelidir.” değerlendirmesinde bulundu.

AMELİYAT İLE TEDAVİ MÜMKÜN

Retina dekolmanının ameliyatla tedavisinin mümkün olduğunu belirten Prof. Dr. Parıltı Acar Göçgil, “Retinada meydana gelen yırtıklara vaktinde müdahale edilirse, katman ayrılmadan yani dekolman durumu yaşanmadan hastalığın önüne geçebiliriz. Sorun yalnızca yırtılma formundaysa kısa bir müdahale ile Argon Lazer kullanılarak yırtık etrafına set çekilir ve ilerlemesi durdurulur. Lakin hastada retina dekolmanı gerçekleşmişse tek tedavi seçeneğimiz cerrahi müdahaledir. Cerrahi müdahalede de ne kadar süratli davranırsak ameliyat sonrası tedavi ve muvaffakiyet bahtımız o kadar yükselecektir. Hastalarımızın şunu bilmesi gerekiyor. Gecikilen durumlarda retinadaki hudut hücreleri kayba uğrayacağı için, ameliyatta retina yerine yerleştirilse bile görme artışı yaşanmayabilir. Münasebetiyle bu hususun hastalar tarafından önemsenmesi ve belirtiler hissedildiğinde vakit kaybedilmemesi gerekiyor.” dedi.

AMELİYAT SONRASI DEVİRDE HASTAYA BÜYÜK VAZİFE DÜŞÜYOR

Retina dekolmanı ameliyatlarının bu hususta özel eğitim almış ve deneyimli göz cerrahları tarafından uygulandığını ve ekseriyetle vitrektomi cerrahi tekniğinin kullanıldığını belirten Prof. Dr. Göçgil, “Vitrektomi tekniğiyle gerçekleştirdiğimiz retina dekolmanı ameliyatında mikrocerrahi prosedürlerini uygulayarak göze içeriden müdahale ediyoruz. Her türlü süreci uygulayabileceğimiz mikro aletleri kullanarak retina içeriden yerine yerleştiriliyor. Öte yandan yüksek miyop olan, kataraktı olmayan ve genç hasta ile çocuklarda, gözün etrafındaki beyaz dokunun üzerine yerleştirilen silikon bantlarını kullandığımız prosedürler de epeyce başarılı. Cerrahi tekniklerimizi gözün ve hastanın durumu olmak üzere birçok faktöre nazaran seçiyoruz. Ameliyat sonrası süreç de hasta ve doktor denetimi açısından büyük değer taşıyor. Bu yüzden ameliyat sonrası takiple ilgili hastalarımızı yeterli bilgilendirmek onların ahengini artırıyor. Hastalarımıza bu süreçte de büyük vazifeler düşüyor. Ameliyattan sonra verilen ilaçlar aksatılmadan kullanılmalı, bir hafta boyunca gözleri suyla yıkamamalı ve asla göz ellenmemeli, kaşınmamalıdır. Ameliyat sonrası hastalarımız, duruma nazaran değişmekle birlikte 1-2 ay sonrasında rutin yaşantılarına dönebilmektedirler.” diyerek kelamlarını noktaladı.

Kaynak:Doktor Sitesi